BMW, 1 Serisi’nin F20 kasa kodlu 2. kuşağının LCI versiyonunu tanıttı ve özellikle otomobilin kaputu altında önemli değişiklikler yapıldı. (BMW, güncel modellerini zamanın etkilerinden arındırmak ve tazelemek için yaptığı yenileme operasyonlarına LCI [Life Cycle Impulse] adını veriyor. LCI herkesin bildiği isim ile “facelift” ya da “makyaj” operasyonu)

BMW, LCI modelde yapılacak değişiklikleri gizli tutmak için güncel BMW 1 Serisi’nin ön ve arka bölümü kamufle edilmiş halini sık sık teste çıkarıp 1 yıl boyunca Almanya caddelerinde dolaştırdı. Bu “test otomobili”nin ön yüzü ve arka tamponu kamufle edilmişti, ancak dikkatli gözler otomobilin mevcut modelden farklı olmadığını yakalayabiliyordu.

Aslında BMW, otomobilin çok eleştiri alan radikal ön yüzünü ve Volkswagen Polo ile özdeşleştirilen arka stoplarını kasa değişimine kadar (yani F20’nin üretimi sonlanana kadar) değiştirmeyeceğini ve LCI versiyonda da otomobilin tasarımının aynı kalacağını göstermek istemişti. Bu yolla da mevcut modelin satışlarının düşmesi engellenecekti.

Gerçekte ise yapılan tam tersi oldu. BMW gelen eleştirileri dinleyerek otomobilin ön yüzünü “alışılmış” ve “beklenen” BMW yüzüne çevirdi. Farlar artık çoğunluk tarafından kabul görmeyen asimetrik tasarıma sahip değil, BMW böbrekleri ve tampondaki hava girişleri ise daha büyük ve geniş tasarlandı.

Ancak kozmetik değişiklikler otomobilin yüzü ile sınırlı değil. BMW, otomobilin arka tarafını da Volkswagen Polo farlarından kurtararak “L shaped” stopları yerleştirdi. Claus Luthe tarafından tasarlanan, ilk kez 1986’da E32 BMW 7 Serisi’nde kullanılan ve o tarihten sonra BMW kimliğinin ayrılmaz parçası haline gelen “L Shaped” farlar BMW 1 Serisi’ne de uygulanmış oldu.

LED gündüz farları artık standart. Arka stoplarda da LED teknolojisi kullanılmış.

Otomobilin boyutlarında ise değişiklik yapılmadı. Aks mesafesinde ve iz açıklığında bir değişim yok, sadece ön yüzde yapılan yenileme nedeniyle, otomobilin uzunluğunda fark edilemeyecek küçük bir artış bulunuyor.

Urban Line, Sport Line ve M Sport paketler yine devam ediyor. BMW bunlara ilave olarak daha önce Premium, Comfort, Technology gibi isimlerle sunduğu paketler yerine Advantage isimli bir donanım seviyesi sunuyor.

Otomobilin standart donanımı ise daha güçlü: Örnek olarak, artık BMW 1 Serisi’nde otomatik iklimlendirme sistemi ve ayrı ayrı her lastiğin basınçlarını gösteren Tyre Pressure Indicator standart olarak sunuluyor.

F20, bir önceki kuşak E87’ye göre büyük ilerlemeler sağlarken bazı alanlarda geri gitmişti. LCI versiyon ile bu eksikliklerin bazıları da giderildi:

8 ileri ZF-8HP şanzımanın elektronik vites kolu “açıkta” duruyordu ve deri vites körüğü bulunmuyordu. LCI ile vites koluna deri körük eklendi. Vites kolu ve orta konsol, deri körük ile çok daha kaliteli ve estetik duruyor.

Yine maliyet tasarrufu ve hafiflik için, E87’den F20’ye geçerken daha basit bir egzoz susturucusu ve tekli egzos çıkışı kullanılmıştı. Burası da BMW’nin geri gittiği yerlerden biriydi. F20 LCI ile çift egzos çıkışı da kullanılmaya başlandı.

Arka cam silecek süpürgesinde ise değişiklik yapılmamış. İlk kuşak orijinal E87’de, arka cam üzerinde “banana” tip zarif bir süpürge kullanılmıştı. F20 ile beraber bu silecek yerini eski tip daha düşük maliyetli bir sileceğe bıraktı. Bu uygulama yine devam ediyor.

Asıl önemli yenilik ise motorlarda oldy ve burada BMW, LCI’dan ya da herkesin bildiği isim ile bir makyaj’dan daha fazlasını sundu: Makyaj ile tamamen yeni bir motor ailesi geldi ve BMW bu LCI operasyonu ile hem benzinli hem de dizel makineleri için “N” kodlu motorlardan “B” kodlu motorlara geçişi başlatmış oldu.

Buradaki B harfinin 2 önemli anlamı var:

1. N kodlu motorlar BMW’nin son güncel benzinli ve dizel motor ailesi idi (116i’de ve 118i’de kullanılan N13B6 ve 116d EfficientDynamics’de kullanılan N47D16, 120d’de kullanılan N47D20 gibi) BMW bu motorların yerini almak üzere geliştirdiği ve kaputun altında sadece uzunlamasına değil enlemesine konumlandırmaya da izin veren yeni nesil “modüler” motorlarına B kodunu verdi. Bunun uygulamadaki anlamı, önden çekişli ve arkadan itişli BMW’ler aynı motorları kullanabiliyor. Başka bir deyişle, önden çekişli BMW 2 Serisi Active Tourer’de ve arkadan itişli BMW 3 Serisi’nde aynı motor görev yapabiliyor. Yine BMW ve Mini modellerinde de ortak motorlar kullanılabiliyor. Bu da maliyet tasarrufu ve diğer taraftan bir standart yakalanmasını sağlıyor.

2. B kodlu modüler motorlar, “downsizing” uygulamasını daha ileriye götüren ve N’lerden daha olgun motorlar. 1.6 litre N13B16’nın yerini alan B38A15’in motor hacmi 1.5 litre. Motor hacminde 100 cm3’lük azalmaya rağmen B motor ailesi, N motorlar ile hem benzinli hem de dizel versiyonlarda aynı güç çıkışlarını sunuyor, ancak bu gerçekleşirken, yakıt tüketimleri, Co2 emisyonu ve motorların ağırlığı aşağıya çekiliyor (Aşağıda daha detaylı bahsedeceğim)

1.5 litrelik ve 2.0 litrelik B motorlar ayrıca dahili olarak geliştirildiklerinden, BMW’yi PSA Grubu ile işbirliğinden de kurtarmış oldu (BMW, 114i, 116i, 118i, 316i, 320i ED, X1 ve X3 modellerinde kullandığı güncel 1.6 litrelik N13B16 motoru, “küçük hacimli motorlardan iyi anlayan” bir ortak ile, PSA ile beraber geliştirmişti. Hem motor özellikleri ve hem de bugüne kadar hiçbir önemli sorun ile şikayetin gündeme gelmemiş olması, bu işbirliğinin doğru bir karar olduğunu göstermektedir.)

N13B16’nın “motor özellikleri”nden bahsetmişken:

1.5 litrelik yeni B38A15 de BMW’nin Twinpower adını verdiği aynı başarılı motor konfigürasyonuna sahip: Turbo besleme, direkt benzin enjeksiyonu ve valvetronic. Ayrıca motorlarda yine N13B16’da olduğu gibi çift VANOS bulunuyor.

Artık BMW 116i, bu 3 silindirli 1.5 litrelik motor ile sunulacak.

“Motor neden artık 1.6 değil de 1.5 litre?” diye sorulabilir. BMW, bu B kodlu modüler motorlarda her bir silindirin 500 cm3 hacminde olması kararını aldı. Tüm motorlarda tek bir silindirin hacmi 500 cm3 olacak: Hacimleri farklı olsa da tüm motorlar aynı standarda sahip: 3 silindirli 1.5 litre, 4 silindirli 2.0 litre, 6 silindirli 3.0 litre.

Motorlara “modüler” ünvanının verilmesi de aynı zamanda buradan geliyor: Sadece hem uzunlamasına hem de enlemesine konumlandırılabilmesinden değil, silindir hacmini sabit tutup (500 cm3) silindir sayılarını değiştirerek farklı hacimlerde motorlar üretilmesine imkan vermesinden.

Makyajlı BMW 116i, bu 3 silindirli 1.5 litrelik motor ile 109 HP üretiyor (BMW, otomobilin 80 Kw güç çıkışında olmasına karar verdi. 80 Kw de 109 HP’ye denk geliyor) Tork ise 180 Nm, mevcut 1.6 litrelik N13B16 motorun torku 220 Nm’ydi ve bu tork rakamı henüz daha 1.350 devirde geliyordu ve otomobil bu torku 4.500 devire kadar koruyordu. Yeni 1.5 litrelik B38A15’in torku ise 180 Nm ve 1.250 devirde geliyor.

F20 116i, 1.6 litrelik motoru ile 0-100 km hızlanmasını 9 saniyenin altında tamamlıyordu. Yeni 1.5 litrelik motor 10 saniyenin üzerinde yapacak.

(BMW, N13B16 motor ile hem 116i’de (F20) hem de 316i’de (F30) sınıf standartlarının ve benzer hacimdeki motorların çok üzerinde bir performans sunmuştu. Ben de bu motora, BMW 1 Serisi için yazdığım ilk test yazısında “Hulk”, BMW 320i için yazdığım test yazısında da “sanat eseri” demiştim.)

(Motorun, BMW’nin daha büyük hacimli motorlarına yakın performans vermesi, rakiplerin sunduğu motorlar ile karşılaştırıldığında çok canlı olması ve ayrıca çevre ve tasarruf tedbirleri nedeniyle BMW’nin böyle bir düşüşe gittiğini düşünüyorum.)

BMW 116i, bundan sonra “dizginlenmiş” bir otomobil olacak.

Bunun getirisi ise daha tutumlu ve çevreci bir otomobil. 1.5 litrelik motor, 1.6 litrelik motordan 100 km’de 1 litre daha az tüketiyor ve Co2 emisyonu da 130 gr/Co2 yerine, model kodu gibi 116 gr/Co2. 116i, etkileyici performansı bir kenara bırakarak, kullanıcısını akaryakıt istasyonunda ve vergi ödemelerinde güldüren bir otomobile çevrildi.

“Peki mevcut 1.6 litrelik motor artık olmayacak mı?” sorusunu sormak gerekiyor: 1.6 litrelik N13B16 motor 136 HP’lik (100 Kw’lik) versiyonu ile 118i olarak sunuluyor. Yani güncel F20116i’nin model kodu, LCI ile beraber 118i oldu.

“170 HP’lik 118i’ye ne oldu?” sorusu için: Mevcut modelde, kaputu altında N13B16 motorun 170 HP’lik (125 kw’lik) versiyonunu taşıyan 118i de LCI ile beraber 120i olarak adlandırıldı. Motorun gücü ise 177 HP’ye (130 Kw) yükseltildi.

Bir soru daha var:

“Peki 114i nerede?”: 1.6 litrelik N13B16 motorun 100 HP’lik (75 Kw) versiyonunu kullanan bu otomobil sadece 6 ileri manuel şanzıman ile sunulmuştu ve Türkiye’ye hiç getirilmedi. 114i, düşürülen gücüne ve azalan performansına rağmen 116i ile aynı yakıt tüketimine sahipti. BMW, 114i’ye son verdi.

F20 LCI ile beraber 116i, performans bakımından “downgrade” edilmiş olarak, ama tasarruf ve çevrecilik bakımından “upgrade” edilmiş olarak yollara çıkıyor. Mevcut 116i ise, 118i olarak adlandırılıyor, 118i de “terfi ederek” ve biraz daha güçlenerek 120i ünvanını alıyor. Tasarruflu olamayan baz 114i artık olmayacak ve onun görevini 116i üzerine aldı.

(Gelecekte 114i tekrar üretilebilir: BMW’nin elinde B38 motor ailesine ait yeni bir 1.2 litrelik motor daha bulunuyor: B38A12. BMW bu motoru 114i olarak sunabilir.)

6 ileri manuel şanzıman ve 8 ileri ZF-8HP otomatik şanzıman ise yerlerini koruyor, oranlarında da değişiklik yapılmamış, ancak 116i sadece manuel şanzıman ile sunuluyor.

Otomatik şanzımanlar ile bir yenilik daha geliyor: Proactive Drive. Bu teknoloji, navigasyon sistemi ile ZF-8HP otomatik şanzmanı entgre ederek, yol durumuna göre şanzımanı geçilecek en uygun viteste hazır tutuyor. Ancak, Proactive Drive, sadece navigasyon sistemine sahip “Connected Edition” modellerde sunuluyor. (Bkz: Proactive Drive)

Buraya kadar benzinli motorlardan bahsettik. Ya dizellerde durum nasıl? Burada işin rengi tamamen değişiyor ve verimlilik standartları tekrar belirleniyor:

BMW, F20 ile beraber 116d EfficientDynamics Edition modelini 4 silindirli 1.6 litre N47D16 motor ile sunuyordu ve bu motor 116 HP güç / 260 Nm tork verirken 100 km’de 3.8 litrelik “gerçek” tüketime ve 99 gr/Co2 emisyona sahipti. (Otomobilin Co2 emisyonunun 100 gr/km sınırının altına inmesi çok önemli bir adımdı. Bu otomobil için ve EfficientDynamics önlemleri için bkz: #43175613)

F20 LCI ile beraber BMW 116d EfficientDynamics’de de yeni 3 silindirli 1.5 litrelik dizel bir B motor sunuluyor (B37) Motor, yine 116 HP gücünde (85 kw) ancak 270 Nm tork veriyor. Çekiş gücündeki artışa karşın otomobilin tüketimi 3.4 litre/100 km’ye, Co2 emisyonu da 89 gr/Co2’ye düşürüldü. Yeni motorda Common Rail enjektörler 2.000 bar basınç ile çalışıyor (1.6 litrelik motor 1.600 bar basınç ile püskürtme yapıyordu)

Artan torka ve iyileşen ara hızlanma zamanlarına karşın, hem tüketim hem de Co2 emisyonu düşürüldü. Bu da verimlilik konusunda daha büyük bir ilerleme anlamına geliyor.

Dizel B37 motorun parçalarının %60’ı, benzinli B38 ile ortak.

Otomobilde kullanılan 6 ileri manuel şanzıman,oranları ve son dişli oranı da değiştirilmedi.

Bir de ekleme yapmak gerekiyor: 3 silindirli 1.5 litrelik benzinli B38 ve dizel B37 motorların bu baz versiyonlarında aşırı besleme olarak singlescroll turbo kullanılıyor ve N kodlu motorlar gibi twinscroll turbo ile donatılmadılar.

Tüm bu detayların önünde, BMW 1 Serisi, geçirdiği LCI operasyonu ve iyileştirmeler ile karakterini ve kimliğini kaybetmeden daha verimli, daha tutumlu, tasarruflu ve çevreci bir otomobil haline getirildi. Hem güncel versiyon hem de LCI (makyajlı) versiyon, BMW geleneklerine sadık son kompakt BMW’ler olarak ayakta duruyor. Gelecek 3. kuşak BMW 1 Serisi’nin önden çekişli olarak üretileceği dikkate alındığında, “BMW olmak”tan vazgeçmemiş bu son kompaktların birer “ödül” ve “son şans” olduğunu kabul etmek gerekiyor. F20’nin üretiminin sonlanmasıyla, 1968 yılında BMW 2002 ile başlayan bir “devir” kapanmış olacak.