Bu sayfaları açmadan önce düşündüm: “Haddini aşmak” ile “aşkının peşinden koşmak” arasında ince bir çizgi vardı. İnsan bir işi ya hakkını vererek yapmalıydı ya da yapmamalıydı. Bana böyle öğrettiler…
İnsanlar genellikle böyle sitelerde “Hakkımda” başlıklı bir bölüm açıp kendilerinden bahseder. Nerede doğduklarından, hangi okullardan mezun olduklarından, bu zamana kadar ne yaptıklarından… Ben başka şeylerden bahsedeceğim. Çünkü bu sayfaları kendimi anlatmak için değil, otomobilleri anlatmak için açtım. Otomobil seven herkes için. Yapmak istediğim, burada, otomobilleri en saf halleriyle ve tüm detaylarıyla anlatabilmek…
Neden otomobil? Buna çok cevap aradım ama hala bulabilmiş değilim. Belki bunlar işe yarar:
Otomobil “kaçmak”tır… Hayatım boyunca kaçmak, uzaklaşmak istedim. Otomobil “kaçmak”tır, kaçarken “varmak”tır, “kendini bulmak”tır.
Otomobil “izole olmak”tır. Kokpite geçip kapıyı kapattığınız anda, hayatın kirinden, çirkinliklerinden, duymak istemediklerinden izole olmak, arınmaktır, huzur bulmaktır.
Otomobil “güce hükmetmek”tir. Motorun gücünü ve hızı yumuşak hareketlerle, tereddütte kalmadan kontrol etmektir.
Motorun bir “döngü”sü vardır, motor devir çevirir. Aynı evrenin kendisi gibi, dünyanın dönüşü gibi, mevsimler gibi, doğa gibi… Motor evreni anlatır. Kendi içinde varolurken yokolur, yokolurken varolur.
“Otomobil işi“, “gönül işi“dir.
Otomobil, sadece “A noktasından B noktasına gitmek” değildir. Her “an”ı dolu bir hikayedir otomobil…
Siz de böyle düşünüyorsanız burayı sevmeniz mümkün: Buyurun ->
Bu arada:
“Ben kimim?” diye sormak iyidir. Arada siz de kendinize sorun…
Bir de unutmadan: Bu sitedeki tüm yazılar ve test fotoğrafları bana aittir. Yazıları daha fazla kişiye ulaşabilmek için “ekşisözlük”te de yayınlıyorum.
Aykut AYDIN
Bursa / İstanbul / Aralık 2014